someone else's

listen to the pronunciation of someone else's
İngilizce - Türkçe
başkasının
someone else
başkası

Tom Mary'nin başkası ile görüştüğünü bilmiyordu. - Tom didn't know Mary was seeing someone else.

Ne kadar uğraşırsan uğraş, bırak başkasını, kendini bile bir şeye zorla inandıramazsın. - Try as you might, but you cannot force a belief onto someone else, much less your own self.

play someone against someone else
Birini başka birine karşı doldurmak
someone else
bir başkası

Benim anadilim bir başkası için yabancı dildir. - My native language is a foreign language for someone else.

Tom şu anda bir başkasıyla evlidir. - Tom is married to someone else now.

be in someone else's shoes
(deyim) Başka birinin yerinde/durumunda olmak
be someone else
Başka biri
replace someone else
başkasının yerine
live on someone else
haraç yemek
İngilizce - İngilizce

someone else's teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

someone else
Some other person
play someone against someone else
Cause someone to dispute with someone else. •
be in someone else's shoes
(deyim) To be in someone else's situation

Fred has had so much trouble recently that we ought to be grateful we're not in his shoes.

let someone else do it
give someone else to responsibility to do something, place the duty on someone else
someone else
{i} somebody else, some other person
someone else's

    Heceleme

    some·one else's

    Türkçe nasıl söylenir

    sʌmwʌn elsîz

    Telaffuz

    /ˈsəmˌwən ˈelsəz/ /ˈsʌmˌwʌn ˈɛlsɪz/

    Videolar

    ... get the most out of their education are not the ones who copy someone else’s path.  They’re ...
    ... going to be in tension with someone else's ...