soldiers, armed forces

listen to the pronunciation of soldiers, armed forces
İngilizce - Türkçe

soldiers, armed forces teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

troops
kıtalar
troops
(Askeri) kıta
troops
askerler

Askerler isyanı kolayca bastırdı. - The troops easily put down the rebellion.

Askerlerin bol miktarda silahları vardı. - The troops had plenty of arms.

troops
asker grupları
troops
grup/takım/asker
troops
{i} birlikler

İngiliz birlikleri o alanı zorla işgal ediyorlar. - British troops held that area.

Yanlış yapmak yok: Biz birliklerimizi Afganistan'da tutmak istemiyoruz. Biz orada askeri üs aramıyoruz. - Make no mistake: we do not want to keep our troops in Afghanistan. We seek no military bases there.

troops
{i} asker

Lincoln, askerlerin gerekli olduğunu söyledi. - Lincoln said troops were needed.

Askerlerin bol miktarda silahları vardı. - The troops had plenty of arms.

troops
taşı/hareket et
troops
(Askeri) ASKER, ASKERLER, BİRLİKLER: Üniformalı askeri personeli ifade eden genel bir terim (Bu terim genellikle gemilerde vazife gören denizciler için kullanılmaz). Ayrıca bak. "airborne troops", "combat service support elements", "combat support troops", "combat troops", "service troops", "tactical troops"
troops
{i} askeri kuvvetler

Askeri kuvvetler resmi geçit yaptı. - The troops marched past.

İngilizce - İngilizce
{i} troops
soldiers, armed forces