so undesirable as to be incapable of arousing envy

listen to the pronunciation of so undesirable as to be incapable of arousing envy
İngilizce - Türkçe

so undesirable as to be incapable of arousing envy teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

so as to
-mek için: He did this so as to prevent theft. Bunu, hırsızlığı önlemek için yaptı
so as to
-mek amacıyla
so as to
-ecek bir şekilde
so as to
-mek için
so as to
için

Trene zamanında yetişmek için acele etti. - He hurried so as to be in time for the train.

O, zamanında varmak için koştu. - He ran, so as to arrive on time.

so as to
-cek biçimde
So as to
-mak için
so as to
1. -mek için: He did that so as to annoy me. Beni kızdırmak için yaptı. 2. -ecek bir şekilde: He coughed so as to attract Selmin´s attention. Selmin´in dikkatini çekecek bir şekilde öksürdü
so as to
ecek şekilde
so as to
mak için
İngilizce - İngilizce
so undesirable as to be incapable of arousing envy

    Heceleme

    so un·de·sir·a·ble as to be in·ca·pa·ble of a·rous·ing en·vy

    Türkçe nasıl söylenir

    sō ʌndîzayrıbıl äz tı bi înkeypıbıl ıv ırauzîng envi

    Telaffuz

    /ˈsō ˌəndəˈzīrəbəl ˈaz tə bē ənˈkāpəbəl əv ərˈouzəɴɢ ˈenvē/ /ˈsoʊ ˌʌndɪˈzaɪrəbəl ˈæz tə biː ɪnˈkeɪpəbəl əv ɜrˈaʊzɪŋ ˈɛnviː/