Kız kardeşim ve ben tatilde Fuji Dağı'nın dibindeki ufak bir köyde kaldık.
- During the vacation my sister and I stayed at a small village at the foot of Mt. Fuji.
Evimin önünde ufak bir bahçe var.
- There is a small garden in front of my house.
Yakınlardaki küçük bir kasabada yaşıyordu.
- He lived in a small town nearby.
Hollanda küçük bir ülkedir.
- The Netherlands is a small country.
Kim onun o kadar zayıf ve küçük olabileceğini düşünürdü?
- Who would have thought that she could be so thin and small?
Onun çiçek hastalığının zayıf evresini geçirdiğini söylediler.
- They said he had a weak form of smallpox.
Moncalvo çok küçük bir İtalyan şehridir.
- Moncalvo is the smallest Italian city.
Önemsiz şeyleri dert etme.
- Don't make such a big deal out of small things.
Maskeler sarı kum tozunu,polenlerden dahada küçük,ne kadar iyi engelleyebilir?Sanırım o polenden oldukça daha fazla bir baş belasıdır.
- Just how well can masks block the, even smaller than pollen, yellow sand dust? I think it much more of a nuisance than pollen.
Dünya güneşten daha küçüktür.
- The earth is smaller than the sun.
Evimin arkasında küçük bir gölet var.
- There is a small pond in back of my house.
Bizim bir bayan arkadaşımız, geçen hafta küçük bir kasabaya bir seyahat yaptı.
- A woman friend of ours took a trip to a small town last week.
Ne kazandığın patronun maaşı ile karşılaştırıldığında ufak tefek şey.
- What you make is small potatoes compared to the boss's salary.
Az miktarda para ödenirdi.
- He would be paid a small amount of money.
Krem şantiye az miktarda brendi ekledi.
- A small amount of brandy is added to the whipped cream.
Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.
- Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.
Dünya güneşten daha küçüktür.
- The earth is smaller than the sun.
Biraz daha küçük olanı var mı?
- Do you have one a little smaller?
O, şu ana kadar karşılaştığım bir adamın en küçük fikirlerine birçok kelimeyi sıkıştırabilir.
- He can compress the most words into the smallest ideas of any man I ever met.
0.44 km²'lik Vatikan, dünyanın en küçük ülkesidir.
- Vatican City with its 0.44 km² is the world's smallest state.
Remember when the children were small?.
His smallness didn't bother him, except when he needed something off the top shelf.
He's just a petty hooligan, but if he had just a little more initiative, he could be a major criminal leader.
- He's just a small-time thug, but if he had just a little more moxie, he could be a big-time boss.
As dead flies give perfume a bad smell, so a little folly outweighs wisdom and honor.
- Dead flies cause the ointment of the apothecary to send forth a stinking savour: likewise a small act of folly unto him that is esteemed for wisdom and honour.
... help small businesses hire employees, bring on new jobs, make new investments immediately. ...
... And then let's take the last one, championing small business. Our party has been focused ...