Eski arkeolojik siteler Suriye'de tehdit altındadır.
- Ancient archeological sites are under threat in Syria.
Çocuklarımızın güvenliği için, lütfen yetişkin sitelerine girmeyin.
- For our children to be safe, please do not enter adult sites.
Şişmiş lenf düğümleri genellikle enfeksiyon, tümör ya da iltihap barındıran bölgelerin civarında olur.
- Swollen lymph nodes are usually found near the site of an infection, tumour, or inflammation.
Nehrin kenarında yeni bir endüstri bölgesi kurmaya başladılar.
- They began to develop a new industrial site near the river.
Siteye bağlantı yazabilir misiniz?
- Would you be able to write down the link to the site?
İnternet'te hiçbir siteye gerçek adımı vermem.
- I don't supply my real name to any site on the Internet.
Ben bir şantiyede çalışıyorum.
- I work on a building site.
Jamal içki almaya gitmek için şantiyeden ayrıldı.
- Jamal left the construction site to go get a drink.
Bana web sitesi yapmayı öğretti.
- She taught me how to make a web site.
Web sayfana bizim şirketin web sitesi ile ilgili bir link koyar mısın?
- Would you mind putting a link on your web page to our company's web site?
Bu yer bizim ev için idealdir.
- This site is ideal for our house.
Dan makineleri sökülecekleri bir yere gönderdi.
- Dan sent the machines to a site where they would be dismantled.
Sizin mevkiniz kediden hoşlanan insanlara hitap ediyor.
- Your site appeals to people who are interested in cats.
Fury at plan to site homeless hostel near top Capital school.
Ine þe kyng had a sonne, his name Adellus./Dede he toke & he died, als it salle do vs./Sorow & site he made, þer was non oþer rede,/For his sonne & heyre, þat so sone was dede.
Fadil lived in a housing development near Cairo.
- Fadıl, Kahire yakınlarındaki bir sitede yaşıyordu.
Fadil lived in a housing development near Cairo.
- Fadıl, Kahire yakınlarındaki bir sitede yaşıyordu.
... I was there with my family to take them to see the sites. ...
... They were lists of sites. ...