Tüm yapmanız gereken, burada oturmak ve doktorun sorularını cevaplamak.
- All you have to do is sit down here and answer the doctor's questions.
Tom, birkaç saniye için oturmak istedi.
- Tom wanted to sit down for a few seconds.
Tom, birkaç saniye için oturmak istedi.
- Tom wanted to sit down for a few seconds.
Oturmak istiyor musunuz?
- Do you want to sit down?
Oturmak istiyor musunuz?
- Do you want to sit down?
John kapıyı çaldığında Tom ve Mary akşam yemeği için oturmak üzerelerdi.
- Tom and Mary were about to sit down for dinner when John knocked on the door.
Lütfen oturun, hanımefendiler ve beyefendiler.
- Please be seated, ladies and gentlemen.
Tom oturmaları için onlara işaret etti.
- Tom motioned them to be seated.
bence daha da şey çğrenin ben daha 4. sınfa gidiom ve daha bilgiliyim.
Oturmak ister misiniz?
- Would you like to be seated?
For bones in Africa.
Sit down! We have work to do.
2005: A discussion paper being released today canvasses a number of proposals to transform the payments that have become known as 'sit-down money'. — Australian Broadcasting Commission, The World Today, 21 February 2005.
... sit down with a classic siege ...
... in the community believe the people sit down and make considers ...