Sizin için özel bir şeyimiz var, efendim.
- We have something special for you, sir.
Sürücü belgenizi görebilir miyim, efendim?
- May I see your driver's license, sir?
Lütfen oturun, beyefendi.
- Please take your seat, sir.
Size nasıl yardım edebilirim, beyefendi?
- How can I help you, sir?
Sahip olduğunuz her şey bu mudur, bayım?
- Is this all you have, sir?
Nereye gitmek istiyorsunuz, bayım?
- Where do you want to go, sir?
Bayım, mürekkeple yazmak zorunda mıyız?
- Sir, do we have to write in ink?
Nereye gitmek istiyorsunuz, bayım?
- Where do you want to go, sir?
Onu yapamam, efendim.
- I can't do that, sir.
Sürücü belgenizi görebilir miyim, efendim?
- May I see your driver's license, sir?
Yes sir.
Please don't sir me!.
In these travels, my father sired thirteen children in all, four boys and nine girls.