sinirlenmek

listen to the pronunciation of sinirlenmek
Türkçe - İngilizce
get angry

He tends to get angry when people oppose him. - İnsanlar ona karşı geldiği zaman o sinirlenmek eğilimindedir.

to get mad (at); to get irritated (at), get annoyed (at)
to be/get annoyed/irritated, to be cross (with sb) (about sth)
go off at half-cock
resent
be cross
get irritated
(Argo) throw a fit
to be cross
peeve
become irritated
cross
be peeved at
(deyim) have a fit
flare out
bridle up
worry
flare
be steamed up
be riled at
lose one's temper
jitter
get the willies
flap
become angry
cut up rough
grow hot
flame up
get hot
bristle up
be riled
{k} get one's wind up
go off at half cock
blow one's stack
grizzle
sinir
{i} nerve

The sciatic nerve is the longest nerve in the human body. - Siyatik sinir insan vücudundaki en uzun sinirdir.

Tom's way of speaking got on my nerves. - Tom'un konuşma şekli sinirlerime dokundu.

sinir
anger

He was red with anger. - Sinirden kıpkırmızı olmuştu.

They anger us with their behavior. - Onlar bizi davranışlarıyla sinirlendiriyor.

sinir
{i} temper

Tom loses his temper easily. - Tom kolaylıkla sinirleniyor.

He lost his temper and hit the boy. - Sinirlendi ve çocuğa vurdu.

sinir
{s} nervous

Central nervous system consists of brain, cerebellum, medulla oblongata and spinal cord. - Merkezî sinir sistemi beyin, beyincik, omurilik soğanı ve omurilikten oluşur.

I became very nervous when I couldn't locate my passport. - Pasaportumu bulamadığımda çok sinirlendim.

sinir
{i} pet
sinir
{i} fury
sinirlenme
pet
sinir
tendon
sinir
(Havacılık) boundary
sinir
crabby
sinir
fibre
sinir
annoying

It's really very annoying. - Bu gerçekten çok sinir bozucu.

So annoying... Now I get a headache whenever I use the computer! - Çok sinir bozucu... Ne zaman bilgisayarı kullansam başıma ağrılar giriyor.

sinir
string
sinir
irritating

Tom is irritating because he always has to have his own way. - Tom her zaman kendi metoduna sahip olduğu için sinir bozucudur.

Tom is irritating because he always has to have the last word in any argument. - Tom bir tartışmada her zaman son söze sahip olduğu için sinir bozucudur.

sinir
equanimity
sinir
irksome
sinirlenme
(Konuşma Dili) take it easy

Calm down, Tom. Take it easy. - Sakin ol, Tom. Sinirlenme.

sinir
arse
sinir
bugger
aniden sinirlenmek
fly into a temper
sinir
{i} limit
sinir
neuronic
sinir
{i} border
sinir
border line
birden sinirlenmek
fly into a rage
hemen sinirlenmek
fly into a temper
sinir
tantrum

You never know when he's going to throw another tantrum. - Onun ne zaman sinir krizi geçireceğini hiçbir zaman önceden kestiremezsin.

sinir
(Anatomi) nerve
sinir
quirk, peculiar trait, peculiarity of behavior
sinir
neural

Google uses a neural network to translate sentences. - Google, cümleleri çevirmek için bir sinir ağı kullanır.

sinir
nerve; sinew, fibre; anger, irritation; emotional balance, equanimity; crabby, irritating, irksome, annoying
sinir
equanimity, emotional balance: Bende sinir kalmadı. My nerves are shot./I'm very upset
sinir
sinew
sinir
anger; irritation
sinir
(Konuşma Dili) sinew, tendon; muscle fiber
sinir
irritating, exasperating (person, thing)
sinir
thing about which one is fastidious
sinir
choler
sinir
bordering
sinirlenme
flap
sinirlenme
discomposure
sinirlenme
vexation
sinirlenme
getting angry
sinirlenme
exasperate
sinirlenme
discompose
çabuk sinirlenmek
have a short fuse
çok sinirlenmek
go mad
Türkçe - Türkçe
Duygu ve davranışlarını denetleyemeyecek duruma gelmek, öfkelenmek, köpürmek, feveran etmek: "Elindeki mendili didikleyerek dudaklarını ısırarak yürüyor, gittikçe sinirleniyordu."- P. Safa
Duygu ve davranışlarını denetleyemeyecek duruma gelmek, öfkelenmek, köpürmek, feveran etmek
uyuz olmak
Sinir
(Osmanlı Dönemi) KETİTE
Sinir
(Osmanlı Dönemi) HIŞAŞ
sinir
Duyu ve hareket uyarılarını beyinden organlara, organlardan beyne ileten beyazımsı teller ve bu tellerin oluşturduğu demet: "Koket ruhu artık yüzünün sinirlerini idare etmiyordu."- R. N. Güntekin
sinir
Herhangi bir şey, bir olay karşısında tepki gösterme duyarlığı ve kişinin ruhsal niteliği: "Tren kalktıktan biraz sonra sinirlerdeki gerginlik geçer."- R. N. Güntekin
sinir
Duyu ve hareket uyarılarını beyinden organlara, organlardan beyne ileten beyazımsı teller ve bu tellerin oluşturduğu demet
sinir
Hoşa gitmeyen, can sıkan
sinir
Rahatsız edici, hastalık derecesine varan özellik
sinir
Herhangi bir şey, bir olay karşısında tepki gösterme duyarlığı ve kişinin ruhî niteliği
sinir
Kas kirişi ve zarı
sinirlenme
Sinirlenmek işi
sinirlenmek