Why are you annoying your sister?
- Kız kardeşini niçin sinirlendiriyorsun?
Do you annoy your brothers?
- Erkek kardeşlerini sinirlendiriyor musun?
His way of speaking annoys me.
- Onun konuşma şekli beni sinirlendiriyor.
His incompetence began to irritate everyone.
- Onun beceriksizliği herkesi sinirlendirmeye başladı.
I was irritated by his indecision.
- Onun kararsızlığı tarafından sinirlendirildim.
He was irritated by the sound.
- O, ses tarafından sinirlendirildi.
Her constant complaining speech irritated me.
- Onun sürekli şikâyet konuşması beni sinirlendirdi.
Something you should know about me is that when I get angry, I get quiet.
- Benimle ilgili olarak, sinirlenince sessizliğe büründüğümü bilmelisin.
John tends to get angry when he doesn't have his own way.
- John kendi tarzıyla yapmazsa, sinirlenme eğilimindedir.
Recently I get annoyed at the slightest thing he says.
- Son zamanlarda söylediği en ufak şeye bile sinirlenir oldum.
Tom was visibly annoyed.
- Tom gözle görülür şekilde sinirlenmişti.