singled out; suspicious; treated with hostility; the object of vengeance

listen to the pronunciation of singled out; suspicious; treated with hostility; the object of vengeance
İngilizce - Türkçe

singled out; suspicious; treated with hostility; the object of vengeance teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

marked
{s} işaretli

Yaşlı Alman posta taşıyıcı hediye işaretli pakete dokunmak istemedi. - The old German mail carrier did not want to touch the package marked gift.

Tom üzerinde oturma odası eşyası işaretli bir karton kutuyu açtı. - Tom opened a cardboard box marked living room stuff.

marked
{s} dikkat çekici
marked
markalama
marked
mimlenmek
marked
damgalı
marked
(Dilbilim) belirtili
marked
çizili
marked
nişanlanmak
marked
bariz
marked
göze çarpan
marked
{f} işaretle

Takvimimde doğum gününü işaretledim. - I marked your birthday on my calendar.

Cevap yanlış işaretlendi. - The answer was marked wrong.

marked
{s} belirgin

İki fikir arasındaki zıtlık çok belirgin. - The contrast between the two ideas is very marked.

Parti belirgin bir başarıydı. - The party was a marked success.

marked
{s} mimli
İngilizce - İngilizce
marked

A marked man.

singled out; suspicious; treated with hostility; the object of vengeance