O Mariah Carey'yi taklit etmek için sıkı çalıştı ama başarısız oldu.
- She tried hard to imitate Mariah Carey but failed.
Eğer bir şey modaysa herkes onu taklit etmek ister.
- If something is fashionable, everyone wants to imitate it.
Sadece onun yaptığını taklit et.
- Just imitate what he does.
Sanırım bir İngiliz için gerçek bir Amerikan aksanını taklit etmek zordur.
- I think it's very difficult for an Englishman to imitate a real American accent.
Gösteri gerçeğin sadece bir simülasyonudur.
- The show is only a simulation of reality.
Simülasyon sonuçlarını kullanmadan önce artıkların biraraya gelmesini beklemek gerekir.
- One must wait for the residuals to converge before being able to use the simulation's results.
We will use a smoke machine to simulate the fog you will actually encounter.
The most reliable simulation predicts that the hurricane will turn north.