Tom Amerikan tarihi ile çok ilgili.
- Tom is very interested in American history.
Ben sanatla yürekten ilgiliyim.
- I am deeply interested in art.
Magdalena coğrafyaya meraklıdır.
- Magdalena is interested in geography.
Her zaman onun makalesini okumaya meraklıyım.
- I'm always interested in reading his column.
Ben Esperanto öğrenmek istedim, çünkü beni çok ilgilendiriyordu.
- I wanted to learn Esperanto, because it interested me very much.
Seni ilgilendiren bir şey var mı?
- Is there something that interested you?