simple past tense and past participle of heat

listen to the pronunciation of simple past tense and past participle of heat
İngilizce - Türkçe

simple past tense and past participle of heat teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

heated
hararetli

Hararetli bir tartışmadan sonra,uzlaşma sağlandı.Sigara içme köşesinde sigara içenlerin sigara içmesine izin verilecek. - After a heated discussion, a compromise was adopted. Smokers will be allowed to smoke in the smoking corner.

Onun hakkında hararetli bir tartışma yaptık. - We had a heated discussion about it.

simple past tense
(Dilbilim) geçmiş zaman
heated
kızgın
heated
ateşli

Tom'un Mary ile ateşli bir tartışması vardı. - Tom had a heated argument with Mary.

John odaya girdiğinde Tom ve Marry ateşli bir tartışmanın ortasındaydı. - Tom and Mary were in the middle of a heated argument when John walked into the room.

heated
{f} ısıt

Tom akşam yemeği için bazı artan yemekleri ısıttı. - Tom heated up some leftovers for dinner.

Akşam yemeği için soğuk çorbayı ısıttı. - She heated up the cold soup for supper.

simple past tense
-di'li geçmiş zaman
heated
{s} heyecanlı
heated
kanı beynine sıçramış
heated
{s} öfkeli
heated
{s} kızışmış, kızışık, hararetli (tartışma)
heated
{s} tepesi atmış
heated
ısın/ısıt
İngilizce - İngilizce
heated
het
simple past tense and past participle of heat