Saray sıkı şekilde korunuyordu.
- The palace was heavily guarded.
Yakından korunan bir sırdır.
- It's a closely guarded secret.
Bu, Boston’un en sıkı korunan sırlarından biridir.
- This is one of Boston's most closely guarded secrets.
Bu, Tatoeba'nın en sıkı korunan sırlarından biridir.
- This is one of Tatoeba's most closely guarded secrets.