Devlet ilaç politikalarında reform yapacak.
- The state is going to reform its drug policies.
Ağabeyim, bir ilaç fabrikasında çalışmayı planlıyor.
- My older brother is planning to work at a drug factory.
En yakın eczane nerede?
- Where's the closest drug store?
Eczane yolun sonunda.
- The drugstore is at the end of this road.
Eğlence uyuşturucu kullanımı birçok şehir efsanelerine ilham veriyor.
- Recreational drug use inspires many urban legends.
Ben, yakalanmadan önce Tom'un yıllardır Amerika'ya uyuşturucu ticareti yaptığını duydum.
- I heard that Tom had been smuggling drugs into America for years before he got caught.
Kazananlar uyuşturucu madde kullanmaz.
- Winners don't use drugs.
Gemi özenle arandı ama hiçbir uyuşturucu maddesi bulunmadı.
- The ship was searched thoroughly, but no illegal drugs were found.
You look like someone drug you behind a horse for half a mile.