silecek

listen to the pronunciation of silecek
Türkçe - İngilizce
wiper

I have to get my windshield wipers replaced. - Cam sileceklerini değiştirtmek zorunda kalacağım.

How new are your windshield wipers? - Cam sileceklerin ne kadar yeni?

windshield wiper
large bath towel
wind wiper
windscreen wiper, windshield wiper
windshield wiper (on a vehicle)
towel
windscreen wipers
silecek lastiği
(Otomotiv) wiper rubber
silecek bıçağı
wiper blade
silecek durdurma düğmesi
(Otomotiv) wiper park switch
silecek düğmesi
(Otomotiv) windshield wiper button
silecek düğmesi
(Otomotiv) windscreen wiper switch
silecek kanadı
wiper blade
silecek kanadı kiti
wiper blade kit
silecek kolu
(Otomotiv) wiperarm
silecek mili
wiper shaft
silecek motoru
(Otomotiv) wiper motors
silecek motoru
(Otomotiv) wipermotor
silecek motoru bağlantısı
wiper motor anchorage
silecek pivot mil yatağı
(Otomotiv) wiper pivot shaft bearing
silecek süpürgesi
wiper blade
silecek süpürgesi
(Otomotiv) wiperblade
silecek tertibatı
wiper mechanism
silecek yatağı
wiper bearing
silecek/kaporta
(Otomotiv) wiper/cowl
silecek/kaporta modülü
(Otomotiv) wiper/cowl modules
silecek/yıkayıcı kontrol
(Otomotiv) wiper/washer controls
sil
{f} deleted

Tom accidentally deleted all the files on one of his external hard disks. - Tom yanlışlıkla harici hard disklerden birindeki tüm dosyaları sildi.

I deleted my Facebook account. - Facebook hesabımı sildim.

sil
{f} deleting

Instead of deleting your sentences, how about making them better? - Cümlelerinizi silmek yerine, daha güzel hale getirmeye ne dersiniz?

I'm having a problem deleting one of my files. - Dosyalarımdan birini silmekte sorun yaşıyorum.

sil
clear
sil
backspace
sil
(Bilgisayar) delete of
sil
(Bilgisayar) remove

She removed her makeup and washed her face. - O, makyajını sildi ve yüzünü yıkadı.

Tom removed his pistol from his shoulder holster and laid it on the table. - Tom silahını kılıfından çıkardı ve onu masaya bıraktı.

sil
(Bilgisayar) delete it
sil
{f} expunging
sil
mop up
sil
wipe up
sil
{f} wiping

I'm not wiping your tables. - Ben senin masalarını silmiyorum.

I am wiping the dining table. - Ben yemek masasını siliyorum.

sil
{f} undone
sil
blank out
sil
strike out
sil
strike off
sil
expunge
sil
delete

Tom accidentally deleted all the files on one of his external hard disks. - Tom yanlışlıkla harici hard disklerden birindeki tüm dosyaları sildi.

I carelessly deleted your e-mail address and had to ask Russell in New Zealand for it. - Ben dikkatsizce e-posta adresini sildim ve onun için Yeni Zelandadaki Russel'den rica etmek zorunda kaldım.

sil
wipe off

She used a damp rag to wipe off the dust. - Tozu silmek için nemli bir bez kullandı.

Could you please wipe off the table? - Lütfen tabloyu siler misin?

sil
erase

Their names were erased from the list. - İsimleri listeden silindi.

Rub out these words with your eraser. - Bu kelimeleri silginle sil.

sil
{f} erasing
sil
rub out

Rub out these words with your eraser. - Bu kelimeleri silginle sil.

sil
wipe

Mayuko wiped a table with a cloth. - Mayuko tabloyu bir bezle sildi.

Tom wiped the tears from Mary's eyes. - Tom Mary'nin gözlerinden gözyaşlarını sildi.

sil
efface
sil
zap
sil
rub off
silecekler
windshield wipers
sil
dele

I'm not a sentence. I should be deleted from Tatoeba. - Ben bir cümle değilim.Tatoeba'dan silinmiş olmam gerekir.

Tom decided to delete his email address from every page on his website. - Tom web sitesindeki her sayfadan e-posta adresini silmeye karar verdi.

sil
ruboff
sil
jerk
sil
rubout
sil
sill

I wiped the window sill with a paper towel. - Bir kağıt havluyla pencere pervazını sildim.

sil
mopup
İngilizce - İngilizce

silecek teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

sil
or Supported Independent Living Program ~ The Supported Independent Living Program provides subsidized housing for people with mental illnesses Community Mental Health Centre staff select people with mental illnesses to live in private market rental units, and non-profit mental health organizations to provide support services for residents BC Housing administers the subsidies, on behalf of the Ministry of Health
sil
Spousal Impoverishment Law
sil
Sector Inbound List
sil
= SPEECH-INTERFERENCE LEVEL A calculated quantity providing a guide to the interference of a noise with the reception of speech The speech-interference level is the arithmetic average of the octave band levels of the interfering noise in the most important part of the speech frequency range The levels in octave bands centered at 500, 1000, and 2000 Hz are commonly averaged to determine the speech-interference level
sil
An LCD module that has a single row of connection holes, and an LCD glass with a single contact edge
sil
An LCD module that has a single row of connection holes, and an LCD glass with a signle contact edge
sil
nIII: preference
sil
Standard Interchange Language A standard for data definition, maintenance and queries developed by independent grocery firms
Türkçe - Türkçe
Yıkandıktan sonra kurulanmak için kullanılır büyük havlu, hamam havlusu
Evlerde ayakkabılarını temizlemek için kapı önlerine konulan bez, keçe gibi şey, paspas
Motorlu taşıtlarda ön camı silmeye, temizlemeye yarayan alet
sil
Antik çağda çömlek yapımında kullanılan kil
silecek