sigara içilmeyen

Türkçe - İngilizce

sigara içilmeyen teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

non-smoking

non smoking area

İlgili Terimler

sigara içilmeyen bölüm

non smoker

sigara içilmeyen bölümde koltuk rezervasyonu yaptırmak istiyorum

I would like to reserve a seat in the non smoking section

sigara içilmeyen yer

non-smoking area

sigara içilmeyen yerde bir masa istiyorum

I would like a table in a non smoking area

sigara içilmeyen yerde oturabilir miyim

Can I sit in a non smoking area

sigara iç

{f} smoke

Her husband smokes like a chimney. - Eşi, bir baca gibi sigara içiyor.

I don’t smoke any more. - Ben artık sigara içmiyorum.

sigara iç

{f} smoked

I smoked in my youth. - Gençken sigara içtim.

I'd be lying if I said I had never smoked before. - Daha önce hiç sigara içmediğimi söylersem yalan olur.

sigara iç

{f} smoking

I will keep on smoking no matter what you say. - Ne söylersen söyle sigara içmeyi sürdüreceğim.

I'm giving up smoking. - Sigara içmeyi bıraktım.

Heceleme

si·ga·ra i·çil·me·yen