We had a large audience.
- Bizim büyük bir seyircimiz vardı.
To win his audience, the speaker resorted to using rhetorical techniques he learned from his communication courses.
- Seyircisini kazanmak için konuşmacı, iletişim kurslarından öğrendiği retorik teknikleri kullanarak başvurdu.
There are few spectators.
- Az sayıda seyirci var.
A mere 529 spectators watched the game.
- Oyunu sadece 529 seyirci izledi.
Tom and Mary were among the onlookers.
- Tom ve Mary seyirciler arasındaydılar.
I'm just an innocent bystander.
- Ben sadece masum bir seyirciyim.
The audience were all foreigners.
- Seyircilerin hepsi yabancıydı.
A cheer went up from the audience.
- Seyircilerden bir tezahürat yükseldi.
The following program is intended only for mature audiences.
- Az sonraki program sadece olgun seyirciler içindir.
Tom and Mary were among the onlookers.
- Tom ve Mary seyirciler arasındaydılar.