O sonunda kocasından ayrılmaya karar verdi. - She finally decided to separate from her husband.
Karısından ayrılmak istiyor. - He wants to separate from his wife.
separated from
Heceleme
sep·a·ra·ted from
Türkçe nasıl söylenir
sepıreytıd fırm
Telaffuz
/ˈsepərˌātəd fərm/ /ˈsɛpɜrˌeɪtəd fɜrm/
Etimoloji
[ 'se-p(&-)"rAt ] (verb.) 15th century. Middle English, from Latin separatus, past participle of separare, from se- apart + parare to prepare, procure; more at SECEDE, PARE.