Onu sır olarak saklamak için ona söz verdim.
- I promised him to keep it secret.
O sır sonsuza dek saklanamaz.
- That secret can't be kept forever.
Bunu gizli tutmak niyetinde değildim.
- I didn't mean to keep it secret.
Japon Diş Hekimleri Birliği sorunu Japon Diş Hekimleri Birliğinden LDP ye ait olan Diyet üyelerine yapılan gizli bağışlarla ilgili bir olaydır.
- The Japanese Dentists Association affair is an incident concerning secret donations from the Japanese Dentists Association to Diet members belonging to the LDP.
Tom sırları bizden saklıyor.
- Tom has been keeping secrets from us.
Birbirimizden saklımız yok.
- We have no secrets from each other.