The people hailed the victory.
- İnsanlar zaferi selamladılar.
I don't salute their flag.
- Ben onların bayraklarını selamlamıyorum.
The president saluted the public.
- Devlet başkanı halkı selamladı.
Greetings from Cornwall!
- Cornwall'dan selamlar!
We exchanged greetings.
- Birbirimizi selamladık.
She greeted me with Good morning.
- O, beni Günaydın ile selamladı.
She greeted him cheerfully.
- O, onu neşeyle selamladı.