I watched the expedition as it set off.
- Yola çıkarken keşif seferini izledim.
He was the leader of the great expedition.
- Büyük seferin lideriydi.
The Titanic sank on her maiden voyage. She was a large ship.
- Titanik ilk seferinde battı. O büyük bir gemiydi.
The harbor is closed to navigation.
- Liman seferlere kapalıdır.
They failed both times.
- Onlar her iki seferde de başarısız oldu.
Next time you'll pay for it!
- Bir dahaki sefere bunun bedelini ödersin!
Is flight 23 on time?
- 23 nolu sefer vaktinde mi?
This is the last call for Flight 333 to Boston.
- Bu, Bostona giden Sefer 333 için son çağrı.
They run a ferry service across the river.
- Nehirde karşıdan karşıya feribot seferleri yaparlar.
The snow prevented the train from running.
- Kar, treni seferden alıkoydu.