see her, their

listen to the pronunciation of see her, their
İngilizce - Türkçe

see her, their teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

here
burda

Sen burda bir öğrenci değil misin? - Aren't you a student here?

Tom'u burdan uzaklaştır. - Get Tom away from here.

here
bunda

Peki bundan sonra ne olacak? - Where do we go from here?

Buyrun, bundan bir lokma deneyin. - Here, try a bite of this.

here
(Bilgisayar) burayı

lütfen burayı imzalar mısınız? - Could you sign here, please?

Hazine için orayı burayı kazdılar. - They dug here and there for treasure.

here
Here goes! işte başlıyorum
here
işte

İşte sizin için biraz haber. - Here's some news for you.

Merhaba, benim bir rezervasyonum var, adım Kaori Yoshikawa. İşte onay kartı. - Hello, I have a reservation, my name is Kaori Yoshikawa. Here is the confirmation card.

here
burada

Siz burada bir öğretmen misiniz yoksa bir öğrenci misiniz? - Are you a teacher or a student here?

Sonsuza dek burada kalamam. - I can't stay here forever.

here
buraya

Buraya dün akşam altıda geldik. - We arrived here at six yesterday evening.

Arabanızı buraya park edemezsiniz. - You cannot park your car here.

here
hey

Hey, burada ne oluyor. - Hey, what's going on here?

Hey, hemen buraya gelebilir misin? - Hey, could you come up here right away?

here
geldin mi? işte! Look here
here
halihazIrda
here
z. burada; buraya; burası
here
bu dünyada
here
Ha
here
BurayaBaksana
here
here and there şurada burada
here
bu hayatta
here
şimdiki halde
İngilizce - İngilizce
here
see her, their