Savunma avukatı onun beraatini güvenceye almak için Tom adına elinden geleni yaptı.
- The defence attorney did his best on behalf of Tom to secure his acquittal.
O, dolabını korumak için bir asma kilit kullanır.
- To secure his locker, he uses a padlock.
Bir koltuğu sağlama almak için yapman gereken bütün şey sırada beklemektir.
- All you have to do to secure a seat is to wait in line.
Mali açıdan güvendeyim.
- I'm financially secure.
Fadıl kendini güvende hissetmiyordu.
- Fadil wasn't feeling secure.
Tüm tarayıcılar güvenli değil.
- Not all browsers are secure.
Onunla birlikte güvenli hissediyorum.
- I feel secure with him.
Emniyet kemerinizin güvenle bağlanmış olduğundan emin olun.
- Please make sure that your seat belt is securely fastened.
Güvenli ve emin hissediyorum.
- I feel safe and secure.
Savunma avukatı onun beraatini güvenceye almak için Tom adına elinden geleni yaptı.
- The defence attorney did his best on behalf of Tom to secure his acquittal.
Bir koltuğu sağlama almak için yapman gereken bütün şey sırada beklemektir.
- All you have to do to secure a seat is to wait in line.
Emniyet kemerinizin güvenle bağlanmış olduğundan emin olun.
- Please make sure that your seat belt is securely fastened.
Tom ipi güvenli bir biçimde bağladı.
- Tom knotted the rope securely.
Diğerlerine yardım etmeden önce kendi maskeni sağlamlaştır.
- Secure your own mask before helping others.
Garaj kapısını sağlama alın.
- Secure the garage door.
... securing as as safer world we are preventing these kids from joining ...
... Obama's goal of securing all loose or vulnerable nuclear materials all around the world within ...