sebze

listen to the pronunciation of sebze
Türkçe - İngilizce
vegetable

Instead of eating vegetables, he puts them in a blender and drinks them. - Sebzeleri yeme yerine, o, onları bir doğrayıcıya koyar ve onları içer.

Vegetarians eat vegetables. - Vejetaryenler sebze yerler.

vegetables

Instead of eating vegetables, he puts them in a blender and drinks them. - Sebzeleri yeme yerine, o, onları bir doğrayıcıya koyar ve onları içer.

Tom refuses to eat his vegetables. - Tom onun sebzelerini yemeyi reddediyor.

vegetation
(yeşil) greenstuff
greens
esculent
wort
veg
juice
sebze kabuğu (soyulmuş)
peeling
sebze kabuğu
peel
sebze suları
(Gıda) vegetable juice
sebze suyu
juice
sebze ticareti
vegetable trade
sebze ve meyve
produce
sebze yemekleri
(Gıda) vegetable dishes
sebze yemeği
(Gıda) vegetable dish
sebze çorbası
(Gıda) minestrone
sebze-meyve
garden stuff
sebze-meyve
greengrocery
sebze ezici
vegetables overwhelming
sebze bahçesi
kitchen garden
sebze bahçesi
truck garden
sebze bahçesi
kaleyard
sebze bahçesi
kitchen garden, vegetable garden
sebze bahçesi
truck farm
sebze ekmek
plant vegetable
sebze hali
fruit market
sebze hali
wholesale market hall
sebze hali
vegetable market
sebze istiridyesi
vegetable oyster
sebze meyve
greengrocery
sebze meyve
garden stuff
sebze meyve
garden truck
sebze parçası
vegetable patch
sebze rejimi
vegetable diet
sebze suyu
vegetable juice
sebze yağı
vegetable oil
sebze yetiştirmek
grow vegetable
sebze çorbası
hotchpotch
sebze çorbası
vegetable soup

She cooked vegetable soup last night. - O dün gece sebze çorbası pişirdi.

This morning Tom had vegetable soup. - Tom bu sabah sebze çorbası yedi.

sebze çorbası
hodge podge
sebze özü
vegetable wax
sebze üreticisi
truck gardener
koçan (sebze)
stem
meyve-sebze suyu
(Gıda) juice
vermek (meyve/sebze)
produce
erken olgunlaşan veya yetişen (meyve, sebze)
early maturing or growing (fruit, vegetables)
kuru sebze
dried vegetables
yaş sebze
fresh vegetables
haşlanmış sebze
jardiniere
lâhana türü sebze
cole
meyve ve sebze mamulleri
(Tarım) fruit and vegetable products
porsiyon sebze ile birlikte mi geliyor
Does the meal come with vegetables
sulu sebze yemeği
pottage
Türkçe - Türkçe
Genellikle pişirilerek yenen bitkiler veya bunların taneleri, göveri, zerzevat
Genellikle pişirilerek yenen bitkiler veya bunların taneleri, göveri, göverti, sebzevat, zerzevat
göveri
zerzavat
bakl
göverti
(Osmanlı Dönemi) MERG
sebze çorbası
İnce doğranmış soğanın yağda kavrulmasından sonra havuç, patates, maydanoz, pazı yaprağı, kereviz yaprağı ve pirinç karışımıyla pişirilmesi ve süzgeçten geçirilmesiyle hazırlanan karışımın süt ve yumurtayla çırpılması ve kısık ateşte kaynatılmasıyla yapılan bir çorba türü
donmuş sebze
Daha sonra kullanılmak üzere bir kap içinde dondurulmuş taze sebze
kuru sebze
Yaş sebzelerin kurutulmuşu
yaş sebze
Taze sebze
sebze