I see no reason why I shouldn't put it into practice.
- Onu niçin uygulamamam gerektiğinin sebebini anlamıyorum.
To put it bluntly, the reason this team won't win is because you're holding them back.
- Açık söylemek gerekirse, bu takımın kazanamayacak olmasının sebebi onları geride tutmanızdır.
He fully realizes that he was the cause of the accident.
- Kazanın sebebi olduğunun tamamen farkındadır.
If you want to know why, it's because I caused five car accidents this year.
- Sebebini bilmek istiyorsan, bu yıl beş araba kazasına neden olduğum içindir.