Her odayı dikkatlice araştırmak için zamanımız yok.
- We don't have time to search every room carefully.
İstihdamı araştırmak için Tokyo'ya geldi.
- He came to Tokyo in search of employment.
Birçok insan altın aramak için Batı'ya gitti.
- Many men left for the West in search of gold.
Onlar mutluluğu aramaya gittiler.
- They went in search of happiness.
Böcek aramak üzere ormana girdik.
- We went into the woods in search of insects.
O, kayıp çocuğunu aramak için gitti.
- She went in search of her lost child.
Araştırma ekibi onu uçurumun dibinde uzanırken buldu.
- The search party found him lying at the foot of a cliff.
O, hasta bebeği için doktor araştırmaya gitti.
- She went in search of a doctor for her sick baby.
O kaçırılan torununu aradı.
- She searched for her granddaughter who had been taken away.
Onlar mutluluğu aramaya gittiler.
- They went in search of happiness.
Tom bütün akşamı ünlü kişlerin fotoğrafları için Web'i araştırmakla geçirdi.
- Tom spent the whole evening searching the Web for photos of famous people.
Aramaya devam ettiler.
- They continued searching.
O, anahtar için cebini araştırdı.
- He searched his pockets for the key.
Polis evi araştırdı ve iki kilo eroin ele geçirdi.
- The police searched the house and seized 2 kilograms of heroin.
Tom yıllardır Mary'yi arıyor.
- Tom has been searching for Mary for years.
Haftalardır yavru köpeğimi arıyorum.
- I've been searching for my puppy for weeks.
Tom'un ev ve ofisi, polis tarafından arandı.
- Tom's home and office were searched by the police.
İki oğlan polis tarafından durduruldu ve arandı.
- The two boys were stopped and searched by the police.
Üç haftalık aramadan sonra iyi ücretli bir iş buldu.
- After three weeks of searching, he found well-paid work.
Tom'u aramak için dışarıda olacağını düşündüm.
- I thought you'd be out searching for Tom.
Now to the bottome dost thou search my wound.
With only five minutes until we were meant to leave, the search for the keys started in earnest.
To search the God of loue, her Nymphes she sent / Throughout the wandring forrest euery where .
The police are searching for evidence in his flat.
Search is a hard problem for computers to solve efficiently.
I searched the garden for the keys and found them in the vegetable patch.
... Those machines will be so busy telling the search engines ...
... through regular search. ...