O, TV gösterileri için senaryolar yazar.
- He writes scripts for TV shows.
Benim için bir senaryo yazabilir misin?
- Can you write a script for me?
Orta çağlarda, Kutsal Yazılara karşı çıkan herhangi biri öldürüldü.
- In the Middle Ages, anyone who'd oppose to the Holy Scriptures was murdered.
Tom, bunun ne tür bir yazıt olduğunu biliyor musun? Muhtemelen Tibet, ama ondan bir parça okuyamıyorum.
- Tom, do you know what kind of script this is? Probably Tibetan, but I can't read a bit of it.
Arap alfabesi, Roman alfabesiyle değiştirildi.
- The Arabic script was replaced by the Roman alphabet.
Bugün senaryosu bir arkadaş tarafından yazılmış bir oyun izledim.
- Today I watched a play of a script written by a friend.
O, TV gösterileri için senaryolar yazar.
- He writes scripts for TV shows.
Bu bir bitişik el yazısı.
- This is a cursive script.
It's a great application, but the scripting language is cheesy.