Matematik, yarın kalkarsan ve evrenin gittiğini keşfedersen yapmaya devam edebileceğin, bilimin bir parçasıdır.
- Mathematics is the part of science you could continue to do if you woke up tomorrow and discovered the universe was gone.
O, roket bilimi değil.
- It's not rocket science.
Öğrenciler fen sınıfında bir mıknatıs kullandılar.
- The students used a magnet in science class.
Fen bilgisinde iyi olmasına rağmen, Tom bir doktor olmak istemiyor.
- Tom doesn't want to be a doctor, although he's very good in science.
Dersimiz fen bilgisi.
- The lesson is science.
Boston'da sekizinci sınıf fen bilgisi öğretmeniyim.
- I'm an eighth-grade science teacher in Boston.
Fizik bir bilim dalıdır.
- Physics is a branch of science.
Dilbilimi dili tanımlamak için çalışan bir bilim dalıdır.
- Linguistics is a science that tries to describe language.
Boston'da sekizinci sınıf fen bilgisi öğretmeniyim.
- I'm an eighth-grade science teacher in Boston.
Bayan Jones, bilgisayar bilimleri öğretiyor.
- Mrs. Jones is teaching computer science.
For by his mightie Science he had seene / The secret vertue of that weapon keene .
... I'm Wei-Sen Li, from National Science and Technology Center ...
... science technology engineer ...