Japonya'da, Biwa gölünden daha büyük bir göl yoktur.
- In Japan, there is no lake bigger than Lake Biwa.
Tokyo Roma'dan daha büyüktür.
- Tokyo is bigger than Rome.
Elmastan daha sert bir şey yoktur.
- There's nothing harder than a diamond.
Gökyüzü gittikçe karardı ve rüzgar gittikçe daha sert esti.
- The sky grew darker and darker, and the wind blew harder and harder.
Daha büyük her zaman daha iyi değildir.
- Bigger is not always better.
Japonya'da, Biwa gölünden daha büyük bir göl yoktur.
- In Japan, there is no lake bigger than Lake Biwa.
Altın demirden daha ağırdır.
- Gold is heavier than iron.
Altın sudan çok daha ağırdır.
- Gold is much heavier than water.
Tepenin üstüne ulaştığımızda rüzgar daha da sert esti.
- The wind blew harder yet when we reached the top of the hill.
Gökyüzü gittikçe karardı ve rüzgar gittikçe daha sert esti.
- The sky grew darker and darker, and the wind blew harder and harder.
Altın demirden daha ağırdır.
- Gold is heavier than iron.
Altın gümüşten daha ağırdır.
- Gold is heavier than silver.
Gold is heavier than iron.
- Gold ist schwerer als Eisen.
Gold's heavier than iron.
- Gold ist schwerer als Eisen.