Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
You look you've just returned from a safari in the savannah.
- Savanadaki bir safariden henüz dönmüş gibi görünüyorsunuz.
African elephants are divided into two different species: savannah and forest elephants.
- Afrika filleri savana ve orman filleri olmak üzere iki farklı türe ayrılır.
You look you've just returned from a safari in the savannah.
- Savanadaki bir safariden henüz dönmüş gibi görünüyorsunuz.
African elephants are divided into two different species: savannah and forest elephants.
- Afrika filleri savana ve orman filleri olmak üzere iki farklı türe ayrılır.
He presented an argument for the war.
- Savaş için bir kanıt sundu.
Why did the lawyer lose in the argument?
- Avukat savunmada niçin kaybetti?
The defense of the master thesis is just happening next month.
- Yüksek lisans tezinin savunması sadece önümüzdeki aya rastlıyor.
I am writing a thesis about international disputes after World War II.
- II. Dünya Savaşı'ndan sonraki uluslararası anlaşmazlıklar hakkında bir tez yazıyorum.
This position makes me feel extremely vulnerable.
- Bu pozisyon beni son derece savunmasız hissettiriyor.