sıvılaşan

listen to the pronunciation of sıvılaşan
Türkçe - İngilizce
liquescent
{a} melting, dissolving, growing soft
{s} changing into a liquid; tending to become liquid
becoming liquid
Tending to become liquid; inclined to melt; melting
sıvı
{i} fluid

Water, in its natural state, is a fluid. - Su, doğal olarak, bir sıvıdır.

This fluid can be substituted for glue. - Bu sıvı zamk yerine kullanılabilir.

sıvı
liquid

When ice melts, it becomes liquid. - Buz erirse, sıvı olur.

But when I tried to turn the shower faucet, this black bubbly liquid came out. - Ama ben duş musluğunu açmak için çalıştığımda, bu siyah kabarcıklı sıvı dışarı çıktı.

sıvı
(Biyokimya) plasma
sıvı
{i} water

Water, in its natural state, is a fluid. - Su, doğal olarak, bir sıvıdır.

Water is liquid. When it freezes, it becomes solid. - Su sıvıdır. Donduğu zaman, katılaşır.

nem çekerek sıvılaşan
(Biyokimya) deliquescent
sıvı
(İnşaat) colloid
sıvı
non-condensing
sıvı
running
sıvı
(a) liquid, (a) fluid
sıvı
soft
sıvı
liquid, fluid
sıvı
(Tıp) aqua
Türkçe - Türkçe

sıvılaşan teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

Sıvı
likit
Sıvı
akar
Sıvı
mayi
sıvı
Bulunduğu kabın biçimini alabilen ve üstü yatay bir düzlem durumuna gelebilen (cisim), mayi
sıvı
Bulunduğu kabın biçimini alabilen ve üstü yatay bir düzlem durumuna gelebilen (cisim) , mayi
sıvı
(Osmanlı Dönemi) mâyi
sıvılaşan