He's getting along well with all of his classmates.
- O, tüm sınıf arkadaşları ile iyi geçinir.
There were many guests - most of them were our teacher's classmates and friends.
- Çok sayıda misafir vardı-onlardan çoğu bizim öğretmenin sınıf arkadaşları ve arkadaşlarıydı.
Danny and I have been classmates for five years, but I've never spoken to him outside of lessons.