The river continuously flows to the sea, it will never pause to let us cross on dry land.
The man turned permanently blue after he drank the silver solution.
- Adam, gümüş solüsyonu içtikten sonra sürekli olarak mavileşti.
Worm castings continually enrich the soil.
- Solucan gübresi sürekli olarak toprağı zenginleştirir.
Within the thermosphere, temperatures rise continually to well beyond 1,000 degrees C.
- Termosfer içinde sıcaklıklar sürekli olarak 1.000 derece Celsius'un hayli ötesine yükselir.
He was constantly borrowing money from me.
- O, benden sürekli olarak ödünç para alıyordu.
My uncle constantly causes his family trouble.
- Amcam sürekli olarak ailesine başına bela olur.
People are changing continuously.
- İnsanlar sürekli olarak değişiyorlar.
In swimming pools, water is continuously pumped through a filter.
- Yüzme havuzlarında, su sürekli olarak filtrelerden pompalanır.
A bird is incessantly singing in my balcony.
- Bir kuş sürekli olarak balkonumda ötüyor.