sürün

listen to the pronunciation of sürün
Türkçe - İngilizce
{f} crept

The cat crept toward the bird. - Kedi kuşa doğru süründü.

The baby crept into the room. - Bebek, sürünerek odaya girdi.

{f} creep

Hey, it's about time you quit it with the panty jokes. You'll put off the readers, you creeper! - Hey, külotlu şakalardan vazgeçmenin zamanı geldi.Okuyucuları soğutacaksın,seni sürüngen.

{f} crawl

I felt something crawling on my back. - Sırtımda bir şeyin süründüğünü hissettim.

The baby crawled on hands and knees. - Bebek ellerinin ve dizlerinin üstünde süründü.

sür
{f} drove

Ambition drove him to murder. - Hırs onu cinayete sürükledi.

Tom got into the driver's seat and drove off. - Tom sürücünün yerine oturdu ve uzaklaştı.

sür
{f} exile

Santa Ana was living in exile in Cuba. - Santa Ana Küba'da sürgünde yaşıyordu.

Napoleon was exiled to St. Helena. - Napolyon, St. Helena'ya sürüldü.

sür
{f} smeared
sür
{f} tilled
sür
{f} last

I had my driver's license renewed last month. - Sürücü ehliyetimi geçen ay yenilettim.

The rain lasted five days. - Yağmur beş gün sürdü.

sür
impel
sür
{f} drive

You'll be able to drive a car in a few days. - Birkaç gün içinde araba sürebileceksin.

My little son can drive a car. - Küçük oğlum araba sürebiliyor.

sür
{f} lasting

The war lasting for years impoverished the country. - Yıllar süren savaş ülkeyi fakirleştirdi.

sür
driven

Tom shouldn't have driven Mary's car. - Tom Mary'nin arabasını sürmemeliydi.

Have you ever driven a sports car? - Hiç spor araba sürdün mü?

sür
deport

Neither Tom nor Mary has been deported. - Ne Tom ne de Mary sürgün edildi.

sür
banish

We banished him from the country. - Biz onu ülkeden sürdük.

Napoleon was banished to Elba in 1814. - Napolyon 1814'te Elba adasına sürgün edildi.

sür
deported

Neither Tom nor Mary has been deported. - Ne Tom ne de Mary sürgün edildi.

sür
expatriate
sür
{f} smear
Türkçe - Türkçe

sürün teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

Sür
(Osmanlı Dönemi) REM
Sür
(Osmanlı Dönemi) GELE
sürün