sünnet

Türkçe - İngilizce

sünnet teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

The practice of male circumcision is ancient and developed in parallel amongst different cultures. - Erkek sünnetinin uygulaması farklı kültürler arasında paralel olarak gelişmiştir.

There is such a thing as female circumcision. - Kadın sünneti olarak böyle bir şey var.

sunna

circumcise

I am not circumcised. - Ben sünnetli değilim.

Where did you circumcise them? - Onları nerede sünnet ettin?

the Sunna (the sayings and doings of the Prophet Muhammad, which form a basis for much of Islamic law)

circumcision; circumcision feast; Sunna

(Tıp) posthetomy

(Gıda) circumsicion feast

sünnet (musevilik)

mitzvah

sünnet derisi

foreskin

There was smegma under his foreskin. - Onun sünnet derisinin altında beyaz salgı vardı.

sünnet düğünü

circumcision feast

sünnet eden kimse

circumciser

sünnet ehli

1. Sunni Muslims, the Sunnis. 2. (a) Sunni Muslim, (a) Sunni. 3. Sunni (Muslim)

Where did you circumcise them? - Onları nerede sünnet ettin?

When was the last time you circumcised a little boy? - En son ne zaman küçük bir çocuğu sünnet ettin?

sünnet derisi

{i} prepuce

Türkçe - Türkçe

sünnet teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı: (Osmanlı Dönemi) Ist: Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâm'ın sözü, emri, hal ve takriri. Müslümanların ittibâında ve dinlemesinde maddî ve manevî pek çok fazilet bulunan, tatbikinde mühim sevablar, terkinde mühim zararlar bulunan İslâmî emirler. Sünnet'e Farz-ı Nebevî de denir.( $ âyetinde i'cazlı bir icaz vardır. Çünkü: Çok cümleler, bu üç cümlenin içinde dercedilmiştir. Şöyle ki: Şu âyet diyor ki: "Allah'a (C.C.) imanınız varsa, elbette Allah'ı seveceksiniz. Mâdem Allah'ı seversiniz, Al SÜNNET-İ GAYR-I MÜEKKEDE Peygamber'in (A.S.M.) ibadet maksadıyla ara-sıra yapmış olduğu ameldir; Erkek çocukta, erkeklik organının ucundaki derinin çepeçevre kesilmesi; (Osmanlı Dönemi) Siret-i hasene; (Osmanlı Dönemi) Kanun, yol, âdet; (Osmanlı Dönemi) Peygamberimizin (a.s.m.) sözü, emri, fiili ve görüp de ses çıkarmayarak kabul ettiği şeyler; Hz.Muhammed'in Müslümanlarca uyulması gerekli sayılan davranışları ve herhangi bir konuda söylemiş olduğu söz; Sünnet düğünü; Hz. Muhammed'in Müslümanlarca uyulması gerekli sayılan davranışları ve herhangi bir konuda söylemiş olduğu söz; (Osmanlı Dönemi) HICCE
sünnet düğünü: Erkek çocukların sünneti sırasında yapılan eğlence
sünnet ehli: Müslümanlıkta Hz. Muhammed'in koyduğu kuralları olduğu gibi uygulayan, onun izinden giden kimse
sünnet gölü: Bolu'nun Göynük ilçesinde, doğal güzelliğiyle tanınmış bir göl
sünnet olmak: Sünnet edilmek
sünnet çocuğu: Sünnet edilmiş veya edilecek çocuk
Sünnet etmek: (Osmanlı Dönemi) AZR
Sünnet derisi: prepusyum
Sünnet düğünü: düğün
Sünnetler: (Osmanlı Dönemi) SÜNEN
TAKRİRÎ SÜNNET: (Osmanlı Dönemi) Hazret-i Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselâm'ın, sahabelerinden birinin söylediğini veyahut işlediğini gördüğü halde, onu menetmiyerek sükût buyurmaları