run the risk

listen to the pronunciation of run the risk
İngilizce - Türkçe
Risk almak, risk altında olmak
risk

Tommy, işini kaybetme riskini göze almadı. - Tommy did not want to run the risk of losing his job.

Onlar düşman tarafından vurulma riskini göze almaya hazırdılar. - They were ready to run the risk of being shot by the enemy.

danger
tehlike

Caddede oynamak çocuklar için tehlikelidir. - It is dangerous for children to play in the street.

GDO'lu ürünler insan hayatı için tehlikelidir. - Products with GMO are dangerous to human life.

danger
{i} tehdit

Hem erkekleri hem de kadınları tehdit eden tehlikeler vardır. - There are dangers that threaten both men and women.

danger
(Askeri) TEHLİKE: Atış desteği için müracaatta dost kuvvetlerin hedefe 600 ila 1500 m. mesafede olduğunu belirtir bilgi
danger
out of danger tehlikeyi atlatmış
run the risk of
(deyim) göze almak
run a risk
tehlikeye girmek
danger
muhatara in danger tehlikede
run a risk
riske girmek
run a risk
tehlikeyi göze almak
run the risk of
tehlikesini göze almak
İngilizce - İngilizce
Be at risk, be unable to control the risk or danger. - When you invest in stocks, you run the risk of losing money
danger
run the risk of
be in danger of -
run the risk