A party was held in honor of the visiting writer.
- Ziyaret eden yazarın onuruna bir parti düzenlendi.
Today's paper reports that the premier has given up the idea of visiting America.
- Bügünkü gazete Başbakanın Amerikayı ziyaret etme fikrinden vazgeçtiğini bildiriyor.
I don't like visiting big cities.
- Büyük şehirleri ziyaret etmekten hoşlanmam.
I must pay a visit to the doctor tomorrow.
- Yarın doktoru ziyaret etmeliyim.
I must pay a visit to the doctor.
- Ben doktoru ziyaret etmeliyim.
I haven't visited the headquarters of Twitter.
- Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.
The President of France visited Okinawa.
- Fransa Başkanı, Okinawa'yı ziyaret etti.