The young man was dressed elegantly.
- Genç adam zarif giyinmişti.
Today Mary is wearing elegant decorative glasses.
- Bugün Mary zarif dekoratif gözlük takıyor.
Tom was gracious in defeat.
- Tom yenilgide zarifti.
Tom accepted my apology graciously.
- Tom özrümü zarif bir şekilde kabul etti.
Seals are clumsy and ponderous on land, but very graceful in the water.
- Foklar karada sakar ve hantal, suda ise çok zariftir.
The dancer's graceful action charmed the audience.
- Dansçının zarif eylemi seyirciyi hayran bıraktı
Ice skating can be graceful and beautiful.
- Buz pateni zarif ve güzel olabilir.
She is beautiful, and what is more, very graceful.
- O güzel ve ayrıca çok zarif.
The new model was larger, faster and more refined than its predecessor.
- Yeni model, selefinden daha büyük, daha hızlı ve daha zarifti.
Fadil wanted to save the delicate Layla from a harsh world.
- Fadıl, zarif Leyla'yı acımasız bir dünyadan kurtarmak istedi.
The delicate, graceful flowers are in bloom.
- Narin, zarif çiçekler çiçek açmış.