I swallowed nervously, wondering who was outside the window.
The ATM has swallowed the credit card.
- ATM, kredi kartını yuttu.
My throat hurts when I swallow.
- Yutarken boğazım ağrıyor.
The snake is swallowing an egg.
- Yılan bir yumurta yutuyor.
I have trouble swallowing pills.
- Hapları yutmakta zorluk çekiyorum.
Have you ever accidentally taken a big gulp of seawater?
- Kazara deniz suyu yuttuğun oldu mu?
Tom downed his whiskey in one gulp.
- Tom bir yutuşta viskisini mideye indirdi.