Определение yumrulu в Турецкий язык Английский Язык словарь
- frequent
- nodal
- lumpiness
- nodulated
- tuberous
- tubercular
- nodular
- knobby
- lumpy
I can't sleep on this lumpy mattress.
-Bu yumrulu yatak üzerinde uyuyamam.
- tuberose
- tuberculous
- knurled
- {s} knobbly
- knurl
- yumru
- bump
The boy has a huge bump on his head. No wonder he cried so much!
-Çocuğun başında büyük bir yumru var. O kadar çok ağlamasına şaşmamalı.
- yumru
- {i} tuber
- yumru
- lump
I have a facial boil. There's a painful lump at the back of one nostril.
-Bir yüz çıbanım var.Bir burun deliğinin arkasında acılı bir yumru var.
The doctor discovered a lump in her breast.
-Doktor onun göğsünde bir yumru keşfetti.
- yumrulu demir
- (Mekanik) nodular iron
- yumrulu salkımotu
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: buğdaygiller,necliye) bulbous meadow-grass
- yumrulu tebeşir
- nodular chalk
- yumru
- hit
Ow! Yukiko! That hurts! Quit hitting me with your fists!
-Ooo! Yukiko! O acıtıyor! Bana yumruklarınla vurmaktan vazgeç!
Sami hit Layla with both fists.
-Sami iki yumrukla Layla'yı dövdü.
- yumru
- torus
- yumru
- (Tıp) condylus
- yumru
- (Tıp) tumor
- yumru
- slub
- yumru
- (Anatomi) nodulus
- yumru
- (Tıp) calculi
- yumru
- globular
- yumru
- knob
- yumru
- round
He was knocked out by a punch in the first round.
-O ilk rauntta bir yumrukla nakavt edildi.
- yumru
- nodule
- yumru
- knurl
- yumru
- knot
My back is full of knots.
-Sırtım yumrularla dolu.
- yumru
- concretion
- yumru
- round, globular; lump, bump, nodule, knob
- yumru
- gallnut
- yumru
- tuberous
- yumru
- protuberance
- yumru
- tuberosity
- yumru
- node
- yumru
- round and swollen; knobby; tuberous; nodose, nodular
- yumru
- swelling
- yumru
- nub
- yumru
- excrescence
- yumru
- (Botanik) tuber; tubercle
- yumru
- nubble
- yumru
- cupola
- yumru
- wart
- yumru
- lump, rounded protuberance or protrusion; knot; knob, gnarl; tuberosity; node, nodosity
- yumru
- tuberose
- yumru
- gnarl
- yumru
- knop
- yumru
- process
- yumru
- burl
- yumru
- protuberant
Связанные Термины
Определение yumrulu в Турецкий язык Турецкий язык словарь
- yumru
- Genellikle derinin içine gömülü, yuvarlak ve sert oluşum, nod
- yumru
- Yuvarlak, şişkin şey, kabartı
- yumru
- Yamru yumru
- yumru
- Sap, kök veya dallarda bulunan, yedek besin taşıyan şişkinlik
- yumru
- bakınız: yamru yumru
- yumru
- Yuvarlak, şişkin şey, kabartı. Şişkin, kabarık, yuvarlak biçimli
- yumru
- Şişkin, kabarık, yuvarlak biçimli