Sizinki gibi öyle iyi bir kamera alamam.
- I can't afford such a good camera as yours.
O bakımdan benim görüşüm sizinkinden farklıdır.
- In that respect, my opinion differs from yours.
Kimin evi seninkinin karşısında?
- Whose house is opposite to yours?
Seninki de fena değil.
- Yours is not bad, either.
Kendini benim yerime koy.
- Put yourself in my place.
Benim görüşüm seninkine benzer.
- My opinion is similar to yours.
Senin bu iş planı neredeyse çok iyimser görünüyor. Bütün söyleyebileceğim onun bir boş hayalden daha fazlası olduğunu ummamdır.
- This business plan of yours seems almost too optimistic. All I can say is I hope it's more than just wishful thinking.
Benim görüşüm seninkine benzer.
- My opinion is similar to yours.
O bakımdan benim görüşüm sizinkinden farklıdır.
- In that respect, my opinion differs from yours.
Bizim okulumuz sizinkiyle aynı büyüklükte değildir.
- Our school was not the same size as yours.
Bir kaleme ihtiyacım var. Sizinkilerden birini kullanabilir miyim?
- I need a pencil. Can I use one of yours?
Sanırım bunlar sizinkiler.
- I think these are yours.
Benim ayakkabılarım seninkilerden daha büyük.
- My shoes are bigger than yours.
Bunlar benim ayakkabılarım ve şunlar seninkiler.
- These are my shoes and those are yours.
senin de hayırlı olsun.
Geçen sene Bayan Kato sizin öğretmeniniz miydi?
- Was Ms. Kato your teacher last year?
Ben dün sizin babanıza rastladım.
- I ran into your dad yesterday.
Bu senin Japonya'ya ilk ziyaretin mi?
- Is this your first visit to Japan?
Bugün senin öğle yemeğin için parayı ben ödeyeceğim.
- I'll pay the money for your lunch today.
It’s all yours.
Yours sincerely, Yours faithfully, Yours, Sincerely yours.
This one was created by yours truly.
Please write back soon! Yours truly, Alice.
Not Your Average Travel Guide.
Is this your cat?.
... who submitted questions that are big fans of yours, from Buffalo and a bunch of different ...
... If you mouse over any photograph that's yours, we'll ...