I met my teacher on the way.
- Yolda öğretmenime rastladım.
Nancy did some shopping on the way.
- Nancy yolda biraz alışveriş yaptı.
Tom made an emergency stop on the road.
- Tom yolda acil durum duruşu yaptı.
I was on the road to the town.
- Kasabaya giden yoldaydım.