Please say that again!
- Lütfen onu yeniden söyleyin!
It is foolish of him to pay for it again.
- Yeniden ödeyerek saçmalık etti.
The death of her husband was her rebirth.
- Kocasının ölümü onun yeniden doğuşuydu.
Our task is to rebuild the wall.
- Bizim görevimiz duvarı yeniden inşa etmektir.
Tom recruited immigrant workers to rebuild his mansion.
- Tom konağını yeniden inşa etmek için göçmen işçileri işe aldı.
Did you have to rewrite the paper?
- Kağıdı yeniden yazmak zorunda mıydın?
We have to start over again.
- Yeniden başlamak zorundayız.
We started all over again.
- Her şeye yeniden başladık.
Japan has to reconstruct its economy.
- Japonya, ekonomisini yeniden inşa etmek zorunda.
The brave soldiers went head-to-head with the enemy to regain their city.
- Cesur askerler şehri yeniden kazanmak için düşman ile boy ölçüştü.
Ugh, because of you, now I have to redo everything!
- Öf, senin yüzünden, şimdi her şeyi yeniden yapmak zorundayım!
The town church has been completely redone.
- Kasaba kilisesi tamamen yeniden yapıldı.
Tom turned over a new leaf when he met Mary.
- Tom, Meryem ile buluşunca yeniden doğmuş gibi oldu.
You can't start over.
- Yeniden başlayamazsın.
Have you tried restarting your computer?
- Bilgisayarını yeniden başlatmayı denedin mi?
Tom restarted his computer.
- Tom bilgisayarını yeniden başlattı.