He put live bait on a hook.
- O, oltaya canlı yem taktı.
If you want to stay a member of this club, you have to fish or cut bait.
- Bu kulübün bir üyesi kalmak istiyorsanız balık tutmak ya da yem kesmek zorundasınız.
My mother asked me not to feed the dog until after we had all eaten.
- Annem bana hepimiz yemek yeyinceye kadar köpeği beslemememi rica etti.
I would rather feed my dog before we eat.
- Biz yemeden önce köpeğimi beslemeyi tercih ederim.
After dinner, we all went into the drawing room.
- Akşam yemeğinden sonra, Hepimiz çizim odasına gittik.
Dieticians are experts in the food industry.
- Diyetisyenler yemek branşında uzmandırlar.
The food was great in Italy.
- İtalya'da yemekler harikaydı.