O üç yıldır Japonya'da.
- He has been in Japan for three years.
Yıllar önce orada bir kale vardı.
- There was a castle here many years ago.
Coca-Cola'nın üretildiği ilk yıllarda, o kokain içeriyordu. 1914'te, kokain bir uyuşturucu olarak gruplandırıldı ve sonra Coca-Cola'nın üretimi için kokain yerine kafein kullandılar.
- In the first years that Coca-Cola was produced, it contained cocaine. In 1914, cocaine was classified as a narcotic, after which they used caffeine instead of cocaine in the production of Coca-Cola.
Hindistan uzun yıllardır Birleşik Krallık tarafından yönetildi.
- India was governed by Great Britain for many years.
Bu, bizim geçen sene kaldığımız oteldir.
- This is the hotel where we stayed last year.
Babası geçen sene ölmüş.
- His father died last year.
Yıllar önce orada bir kale vardı.
- There was a castle here many years ago.
Kasabayı ziyaret edenler yıldan yıla artıyor.
- Visitors to that town increase in number year by year.
Justin Bieber müzik kariyerine başladığında on dört yaşındaydı.
- When Justin Bieber started his music career, he was fourteen years old.
Benim babam sadece on beş yaşında.
- My father is only fifteen years old.
Yıllar önce golf oynamaya başladım.
- I began playing golf years ago.
Her nezaman böyle güzel bir yağmurumuz olsa, ben yıllar öncesini, ikimizi hatırlıyorum.
- Whenever we have such lovely rain, I recall the two of us, several years ago.
Sam Tom'dan iki yaş küçük.
- Sam is two years younger than Tom.
Justin Bieber müzik kariyerine başladığında on dört yaşındaydı.
- When Justin Bieber started his music career, he was fourteen years old.
Beş yaşındaki kızım kreşe her zaman mutlu ve enerji dolu gider.
- My five year old daughter always goes to kindergarten happy and full of energy.
Her zaman gelecek yıl vardır.
- There's always next year.
Tom geçen yıl zor günler geçirdi.
- Tom had a rough time last year.
Boston geçen yıl ziyaret ettiğim şehirlerden sadece biri.
- Boston is just one of the cities I visited last year.
Ruslar Fransız yollarını kopyalar, ancak daima elli yıl sonra.
- The Russians copy the French ways, but always fifty years later.
A very long time.
Uzun süredir seni görmedim!
- I haven't seen you in donkey's years!
Geçen yıl yaklaşık bu zaman çok fazla kar vardı.
- We had a lot of snow about this time last year.
Yılın bu zamanında bir sürü karımız var.
- We have a lot of snow at this time of the year.
It will be a shorter book and it will not start four million years ago, he said with a smile at an awards ceremony in the Pennsylvania state Capitol. - Earliest Usenet use via Google Groups: fa.sf-lovers, 05 May 1981 1718-PDT, Jim McGrath.
It took years for the bus to come.
The exams in year 12 at high school are the most difficult.
Mars goes around the sun once in a Martian year, or 1.88 Earth years.
... Now, 300 years ago in Britain, iron is in high demand, ...
... 10 years in the space industry, if you all are successful ...