Only four horses competed in the race.
- Sadece dört at yarışta yarıştı.
I am training hard so that I may win the race.
- Ben, yarışı kazanabilirim diye sıkı eğitim yapıyorum.
What did the racing driver say?
- Otomobil yarışçısı ne dedi?
What's your favorite racing game?
- Gözde yarış oyunun nedir?
I was exhausted after running the race.
- Yarışta koştuktan sonra bitkindim.
He is one of the candidates running for mayor.
- Belediye başkanlığı için yarışan adaylardan biridir.
Ten teams competed for the prize.
- On takım ödül için yarıştı.
Only four horses competed in the race.
- Sadece dört at yarışta yarıştı.
The wrestler had his right leg broken in a bout.
- Bir yarışmada güreşçinin sağ bacağı kırıldı.
Nobody can compete with that.
- Hiç kimse onunla yarışamaz.
We can't compete with that.
- Biz onunla yarışamayız.
The contestant made two false starts.
- Yarışmacı, iki yanlış start yaptı.
Are you going to take part in the contest?
- Yarışmaya katılacak mısınız?
This is a public street, not a racetrack.
- Bu bir kamu sokağı, bir yarış pisti değil.
I never bet on horse races.
- At yarışlarında asla bahse girmedim.
I heard, that you are great in long distance races.
- Duydum ki sen uzun mesafeli yarışlarda mükemmelsin.