Did you do it by yourself?
- Onu kendin mi yaptın?
The girl did nothing but cry.
- Kız ağlamaktan başka bir şey yapmıyor.
Why doesn't anybody translate my sentences?
- Neden kimse cümlelerimin çevirisini yapmıyor?
He doesn't know who built those houses.
- O bu evleri kimin yaptığını bilmiyor.
Caffeine is an addictive drug.
- Kafein bağımlılık yapan bir maddedir.
You know what my idiot son's doing? Even now he's graduated from university he spends all his time playing pachinko instead of getting a job.
- Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor.
Translating sentences on Tatoeba is more fun than doing homework.
- Tatoeba'da cümleleri çevirmek ev ödevi yapmaktan daha eğlenceli.
Did you do it by yourself?
- Onu kendin mi yaptın?
You must do it yourself.
- Onu kendin yapmalısın.
This table is made of wood.
- Bu masa tahtadan yapılmıştır.
I want a suit made of this material.
- Bu kumaştan yapılmış bir takım elbise istiyorum.
He was guilty of making a mistake.
- O, bir hata yapmaktan suçluydu.
He is afraid of making mistakes.
- Hata yapmaktan korkuyor.
They assisted him in performing the operation.
- Onlar onun operasyonu yapmasında yardım etti.
The coroner is performing an autopsy on Tom to find out why he died.
- Adli tabip onun neden öldüğünü bulmak için Tom üzerinde bir otopsi yapıyor.
If it had not been for her help, you would never have done it.
- Onun yardımı olmasaydı asla onu yapamazdın.
She can't have done such a thing.
- O öyle bir şey yapmış olamaz.
Tom has made up his mind to go to Boston to study.
- Tom öğrenim yapmak için Boston'a gitmeye karar verdi.
She has made up her mind to go to America to study.
- O, eğitim yapmak için Amerika'ya gitmeye karar verdi.
What do you make of that?
- Onunla ilgili ne yaparsın?
I'm not quite sure what to make of this.
- Bununla ilgili ne yapacağımdan pek emin değilim.
Parliamentary elections will be held in Germany in 2017.
- Parlamento seçimleri 2017'de Almanya'da yapılacak.
The conference is to be held in Tokyo the day after tomorrow.
- Konferans öbür gün yapılacak.
They voted to create a committee.
- Bir komite oluşturmak için oylama yaptılar.
Many atrocities were committed during the war.
- Savaş boyunca birçok zulüm yapıldı.
Butter is made from cream.
- Tereyağı kaymaktan yapılır.
Beer bottles are made of glass.
- Bira şişeleri camdan yapılır.
The teacher is angry, so please do not make noise in the classroom!
- Öğretmen kızgın, bu nedenle lütfen sınıfta gürültü yapmayın!
I know you can make it.
- Yapabileceğini biliyorum.
He committed an illegal act.
- O, yasa dışı bir eylem yaptı.
Many atrocities were committed during the war.
- Savaş boyunca birçok zulüm yapıldı.
They catch a lot of speeders around here.
- Onlar bu civarda bir sürü aşırı hız yapan sürücüleri yakalarlar.
The striking workers protested their pay cut.
- Grev yapan işçiler ücretlerinin kesilmesini protesto etti.
They catch a lot of speeders around here.
- Onlar bu civarda bir sürü aşırı hız yapan sürücüleri yakalarlar.
The zombies attacked the joggers.
- Zombiler jogging yapanlara saldırdı.