A person's heart is approximately the same size as their fist.
- Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır.
The bridge is approximately a mile long.
- Köprü yaklaşık bir mil uzunluğunda.
The dictionary contains about half a million words.
- Sözlük, yaklaşık yarım milyon kelime içeriyor.
The term hutong, originally meaning water well, came from the Mongolian language about 700 years ago.
- Orijinalde su kuyusu anlamına gelen hutong sözcüğü, Moğol dilinden yaklaşık 700 yıl önce gelmiştir.
This work was painted circa 1650.
- Bu tablo yaklaşık 1650'de yapıldı.
The number pi is approximately equal to 3.14 or 22/7. Its symbol is π.
- Pi sayısı, yaklaşık olarak 3,14 ya da 22/7'ye eşdeğerdir. Sembolü π'dir.
A person's heart is approximately the same size as their fist.
- Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır.
I'll be back in an hour or so.
- Ben yaklaşık bir saat içerisinde döneceğim.
You can buy it for a thousand yen or so.
- Sen onu yaklaşık bin yene alabilirsin.
My older brother started to take interest in Japanese folk songs when he was around 12 years old.
- Benim abim yaklaşık 12 yaşındayken Japon halk şarkılarına ilgi duymaya başladı.
Tom will be back around 2:30.
- Tom yaklaşık 2.30 civarında geri dönecek.
Asia is roughly four times the size of Europe.
- Asya yaklaşık olarak Avrupa'nın dört katı büyüklüktedir.
He estimates that the new house will cost roughly thirty million yen.
- O, yeni evin yaklaşık otuz milyon yene mal olacağını tahmin ediyor.
She's more or less my age.
- O yaklaşık olarak benim yaşımda.
With all your money, you should be able to buy just about anything you want.
- Tüm paranla, yaklaşık olarak istediğin her şeyi alabilmen gerekir.
Tom is just about your age.
- Tom yaklaşık senin yaşında.
Something horrible happened about three hours ago.
- Yaklaşık üç saat önce berbat bir şey oldu.
We covered some 100 miles in the car.
- Biz araba içinde yaklaşık 100 mil katettik.