I was caught in the rain on my way home.
- Eve dönerken yağmura yakalanmıştım.
I was caught in a shower on my way home.
- Eve dönerken yağmura yakalanmıştım.
She catches colds easily.
- O, soğuk algınlığına kolayca yakalanır.
Laws are like cobwebs, which may catch small flies, but let wasps and hornets break through.
- Yasalar örümcek ağı gibidir, küçük sinekleri yakalayabilirler fakat yaban arısı ve eşek arılarının geçmesine izin verirler.
To be honest, we came to capture you.
- Dürüst olmak gerekirse, biz seni yakalamak için geldik.
If jumps too high the rat - it's captured by the cat.
- Fare çok yükseğe sıçrasa da, kedi tarafından yakalanır.
A fox was caught in the snare.
- Kapanda bir tilki yakalandı.
A fox isn't caught twice in the same snare.
- Bir tilki aynı tuzakta iki kez yakalanmaz.
I should try to catch up with Tom.
- Tom'u yakalamaya çalışmalıyım.
Of course I want to catch up!
- Tabii ki yakalamak istiyorum!
The robber was nabbed this morning.
- Soyguncu bu sabah yakalandı.
We set out traps for catching cockroaches.
- Hamam böceklerini yakalamak için tuzaklar kurduk.
They succeeded in catching the tiger alive.
- Kaplanı canlı yakalamayı başardılar.
The robber was nabbed this morning.
- Soyguncu bu sabah yakalandı.
I have created a perfect plan for capturing that crafty animal.
- O kurnaz hayvanı yakalamak için mükemmel bir planı oluşturdum.
Tom grabbed Mary by the collar.
- Tom, Mary'yi yakasından yakaladı.
I grabbed the dog by its collar.
- Köpeği tasmasından yakaladım.
He said Davis must be captured.
- O, David'in yakalanması gerektiğini söyledi.
The boy captured the bird with a net.
- Çocuk bir ağ ile kuşu yakaladı.
I think you nailed it.
- Sanırım onu yakaladın.
Where did you nail them?
- Onları nerede yakaladın?